satranç

Lujin!!*

Bu blogun adını boşuna çağrışımlar koymadım. Bu isim hem van Gogh-Tarkovski yazımdaki çağrışımın estetiğine bir atıf hem de başıboş, düzene sokamadığım ve bazısı ipe sapa gelmez metinlerim için mükemmel bir bahaneydi. Başlayalım öyleyse. Lujin Savunmasını bu yaz ikinci defa bitirdim. Yaz mevsiminde Nabokov okumak yazın güzelliklerinin yoğunluğunu artırıyor. Pencerenin kenarındayım, kitap elimde ve Nabokov büyük […]

Oku

The Queen’s Gambit ve Bir Dilettante’ın Satranç Anıları

I: Yazılara itiraflarla başlamayı seviyorum çünkü böyle yaparak hem okuyucuyla berrak bir bağlantı kurduğumu hem de bundan sonra anlatacaklarımın aynı samimiyette olacağını ima ettiğimi düşünüyorum. Elbette, böyle bir garanti verecek de değilim. II: Satranç ile ilişkimin oldukça düzensiz, ruhsal durumumdan olabildiğince etkilenen ve aslında basbayağı olgunlaşmamış bir doğası var. Yıllar yıllar önce ulusal düzeyde bir […]

Oku